Bana Dokunma (#1) - Tahereh Mafi Kitap Yorumu

By Kitapların Senfonisi (Büşra) - Temmuz 04, 2014



TANITIM
Kitabın adı: Bana Dokunma
Yazar: Tahereh Mafi
Türü: Fantastik, Distopya
Yayın evi: Dex Yayınları

Juliette tam 264 gündür kimseye dokunmadı.

En son birine dokunması bir kazaydı. Ama Yeniden Kuruluş onu cinayetten içeri tıktı. Juliette'in dokunuşunun neden bu kadar ölümcül olduğunu kimse bilmiyor. Kimseye bir zarar vermediği sürece bu durum kimsenin de umurunda değil çünkü dünya zaten perişan durumda. Her gün yeni bir hastalık ortaya çıkıyor, gıda sıkıntısı had safhada, gökyüzünde tek bir kuş kalmadı ve bulutlar garip bir renkte.


Yeniden Kuruluş, yeni düzenin tek çare olduğunu iddia ettiği için Juliette'i bir hücreye kapattı. Hayatta kalan bir avuç insan ise savaş naraları atıyor. İşte bu yüzden Yeniden Kuruluş fikir değiştirmek üzere. Juliette onlar için mükemmel bir silah olabilir. Juliette, yeni düzenin tek silahı olabilir.


Juliette karar asamasında. Ya bir silah olacak. Ya da bir asi.


YORUM

Bu kitap arkadaşımın hediyesiydi ve neden bu kadar geç okuduğumu bilmiyorum, MUHTEŞEMDİ!

Juliette (baş karakter)'in özel bir gücü var, dokunuşuyla -istemeden de olsa- insanları öldürebiliyor. Bu yüzden ailesi tarafından bir akıl hastanesine kapatıldı. 264 gündür akıl hastanesinde ve kimseye dokunmadı. Juliette'in bulunduğu odaya yeni biri geliyor. Adam. Bu çocuk kesinlikle deli değil ama o odaya neden nasıl girdiğini tahmin edemezsiniz!

Juliette, sonunda kapatıldığı odadan çıkarılıyor.

Dışarıda dünyanın sonu gelmiş durumda. Açlık, hastalık, kuraklıkla birlikte dünya berbat bir halde. Yeniden Kuruluş isimli örgüt dünyayı yeni düzene sokmak için uğraşıyor ve bu örgütün başında Warner isimli komutan var. Warner, Juliette'den kendi ordusuna katılmasını istiyor. Güçlerini insanlara eziyet etmek ve bilgi almak için kullanmak istiyor. Juliette diretiyor tabii hatta daha kendisinde yeni güçler keşfediyor. Warner onu bulunduğu yerde tutuyor.

Juliette, bulunduğu yerden kaçıyor, birisiyle birlikte. Kaçışları çok sürmüyor ki Warner onları yakalıyor. Olaylar, olaylar, olaylar... (Spoiler vermemek için kesiyorum bu kısmı :D) Sona doğru kitap biraz durağanlaşmaya başladığı sırada yeni bir karakter geliyor; Kenji. Karakter kitaba anında renk katıyor. Yazar kitabı öyle yazmış ki tek bir sayfasında bile sıkılmadım. Ayrıca yazar bu kitapta Warner'ı her ne kadar kötü olarak anlatmış olsa da ben Warner'ı daha çok sevdim... Kitabın sonunda Juliette'le ilgili büyük bir gelişme oluyor. Tek söyleyebileceğim kesinlikle okumanız gerektiği.

NOT: Kitabın orijinal kapağı çok güzelmiş, keşke ülkemizde de o kapakla yayınlansaydı. :/


PUAN

ALINTILAR
"Adım Juliette."
Dudaklarının ifadesi yumuşadı, omurgamı un ufak eden bir tebessüm belirdi. Sanki onu eğlendiriyormuş gibi adımı tekrarladı. Onu neşelendiriyormuş gibi. Hoşuna gidiyormuş gibi.
17 yıldır hiç kimse adımı bu şekilde söylememişti.
Sadece bilim adamlarının yanıldığını biliyordum.
Dünya düzdü.
Biliyordum çünkü tam kenarından aşağı fırlatılmıştım ve 17 yıldır tutunmaya çalışıyordum. 17 yıldır tekrar yukarı tırmanmaya çalışıyordum ama hiç kimsenin size el uzatmaya niyeti yokken yer çekimini yenmek neredeyse imkansızdı.
Hiç kimse size dokunma riskini göze almazken.

"Nasıl benim gibi birini önemseyebilirsin?"
"Çünkü sana aşığım."

Kendimi geri çekiyorum ki beni durdurdu. "Gitme," dedi. "Beni, aklımı kaçırmaktan alıkoyan tek şey, dokunuşun."

  • Share:

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

0 Yorum